aahh evet dostum bugün benim doğum günüm.
yıllar öncesinde fırtınalar estiren ally macbeal dizisini o zaman evimizde (öğrenci) kablolu olmadığı için izleyememiştim. dizi bittikten sonra tekrarları oynarken bir iki bölümünü izledim. o bölümlerden ally nin 30 yaşına girişi aklımda kalan tek şey oldu.ally hukuk bürosu ortağı olarak paraya para demezken, bostonda süper ev süper iş sahibi, bir de bon jovi gibi sevgilisi varken vay ben 30 uma girdim hayatım korkunç tribine girmişti. o gün ortağı olduğu işine hiç gitmemiş, formunu bozma pahasına pastaya çikolataya vermiş hayatı kendine adeta zehir etmişti.hatta o zaman bu sahnenin birebir kopyası olan eti browni reklamını hatırlıyoruz.işte ben burda dünyanın geri kalanından ayrılıyorum. ne param ne işim ne evim ne de bon jovinin yanına bile yaklaşamayan sevgilim var. fakat bendeki bu umut dolu gelecek beklentisi,herşeyin bir harika olacağı sanısı, bu neşe... nereden gelmektedir. kısaca niye sevinçliyim ki ben?
koskoca 30 yıl, asalı da boş geçtik. ilk 3 asalın çarpımının pek manalı olacağını sanmıyorum. bir kere çift. acaba çift sayılara bir şans versem mi?
kendime doğum günü hediyesi olarak samsunda deniz kenarında yemek ısmarladım. biraz dar bir zamanda gerçekleşti ama yine de iyi geldi.hala samsunda kalmıyorum belki o yüzden ama deniz kenarı şehirlerde yaşayan insanların denizi umursamama havasına girmedim. deniz benim için hala iyileştirici, huzur verici, süper birşey.okul da iyi gidiyor. nazar değmesin ama sanırım bu okulda daha değerliyim. umarım samsunda yaşamayı becerebilirim.
belki bu yüzdendir.yani neşeli olmam. kendime olabilirliği daha öncekilere göre daha yüksek olan yeni bir hedef bulduğum içindir, kimbilir.
geçen seneki doğum günü yazımda bahsettiğim büyük değişiklik gerçekleşti aslında. ankaraya niye bağlıydım ki?
neyse geçelim bunları dostum. yeni yaşın kutlu olsun baby.